27 Mart 2021 Cumartesi

İbrahim Dede

 

paslı demir kokularını bölüyor talaş tozları..

nasıl da öfke doğuruyor o ayılış..

gün ışığı sızıyor ahşap damlı kulübeden içeri

ışığın sızması iyi..

gaz lambası sevmiyor İbrahim dede..

horozlar tembellik ederken başlıyor güne..

çekiç sesleri sabah ninnisi gibi geliyor kulağa..

İbrahim dede.. ah dede.. uyanamamıştım bile daha..

ne koşulası yolun var.. nasıl koşup gelmem sana..

kız çocuğundan çırak sevmezdin sen..

ama kız çocuklarını severdin bilirdim..

kız çocukları masal dinlemeli senin dilinden..

ak sakalların arasındaki renksiz dudaklardan evvel zamana karışan masallar..

ya da haylaz torunlarına serzenişlerin ne farkeder..

sen konuş İbrahim dede..

ne anlatsan dinlenir senin dilinden..


25 Mart 2021 Perşembe

düşmek

 


şiire düştüm de geldim sana

senin düştüğün deryayı gördüm..

bir el, bir umut olurdum belki ama

seninle deryaya düştüğümü gördüm..


ne karanlıklar gördüm ömrümce

kör ruhumla yalın ayak yürüdüm..

derya deniz korkutmazdı beni ama

gönlünün yalnızlığı seçtiğini gördüm...


gidiyorsam bir sebebi var...

anneyi doğurmak..

 


bir kadın doğurur bir bebeği..

o bebek doğurur bir anneyi..


siz benden değilsiniz evlatlarım..

siz aciz bir kadının rahminden düşüp,

dünyaya konan nur toplarısınız..


fakat ben sizdenim elbet!

sizden evvel eşsiz ve bir o kadar adi bir kadın iken

dünyaya gelmek için benim bedenimi seçen,

ve dünyaya tutunmak için beni anne eden sizlersiniz..


doğduğunuz güne de beni doğurduğunuz güne de şükürler olsun..


22.02.21

kızlarıma

 

annelerinin umutları..

yolları, yoldaşları..

kız kardeşleri..

annelerinin güçleri, kuvvetleri..

hayatın yokuşları.. sonu bağ bahçe olan..

güneşleri.. o yokuşları aydınlatan..


dilinin duaları; yaradana kavuşturan..

cennetinin köprüleri..


hem yükleri.. hem muratları..

taa çocukluğunda gördüğü rüyası..

taa ilk gençliğinde kurduğu hayali..


annelerinin kalemleri, kelamları

coşkun hisleri.. dingin durakları..

iki küçük bedende uçsuz iki ruh..

ne çok şeysiniz.. her şey sizsiniz..



22.02.21

unutma beni

 


mevzu sen olduğunda nasıl bencilim,

bu bencillikten nasıl mahcubum bir bilsen..


Nazım'ın Piraye'ye "kalbimin kızıl saçlı bacısı" dediği yerdeyim..


Sevgilim, canımın içi, biricik dostum, ağabeyim..

hem deli gibi kaçtığım.. hem en büyük hasretim..


yıllardır içimde saklanmaktan sıkılmış;

bir küçücük yürek çatlağından delicesine fışkıran şiirim..


dingin dimağım, aydınlığım, fenerim..

hem dokunup tenim gibi sevdiğim..

hem en çok hırpaladığım..


öyle çok özledim ki seni

öyle çok sevdim ki her şeyim gibi..


gel demeye varmıyor dilim..

üzmeye el vermiyor gönlüm..

bu meddücezirlerle çürüdü ömrüm..

unutma beni..


24 Mart 2021 Çarşamba

aşk çocuk

 


bilmem kaçıncı gebeliğimdi aşka..

her seferinde yeniden umut doluyordum..

her gebeliğimde daha çok titriyordum üzerine..

kaçıncı düşüğümde vazgeçecektim bilmiyordum..

ama ısrarla hayatın içime girişlerine izin veriyordum yeniden denemek için..

bir çocuğum olmalıydı benim..

bir aşk doğurmalıydım..

bir değil hatta fazla çok fazla aşk doğurmalıydım..

ve her birini ayrı ayrı cami avlularına bırakmalıydım..

benim bedenimden yırtılan aşklarla dolmalıydı tüm şehir..

tanrı bana olan borcunu ödemek için hepsini güzel ellere telsim etmeliydi..

umutlu ellerde.. ellerin elinde büyümeliydi duygularım..

tohumum sağlam.. toprağım kuruydu benim..

ben doğurmalıydım.. eller büyütmeliydi..




23 Mart 2021 Salı

çember

 

Fazla mı duygusalım.. ya da çok mu hissiz bilemiyorum.. Bugünlerde kaleme kağıda ihanetteyim.. Yazamıyorum.. Kafamın içindeki sesler birbirine karıştı.. üşendiğimden ya da -güneş olmadığından olsa gerek- enerjisizlikten sesleri birbirinden ayıramıyorum. Standart altı günlerimdeyim.. Üretmeyen.. düşünmeyen.. yapmayan..

Kendime ulaşamıyorum ki bu megaloman bir insan için depresyon sebebidir.. Henüz depresyonda değilim :) Ama boşa giden her güne isyandayım..

Korku besler kimilerini.. Beni tıkıyor.. Neden korktuğumu bilmiyorum.. Sesim cılızlaştı yine.. Sürekli tedirgin hallerdeyim.. Ayaklarım yere sağlam basmalı.. bana iyi gelen tek şey bu aslında.. ayaklarımı hissetmiyorum oysa şimdi.. 

öyle düzeni bozuk bir yerindeyiz ki zamanın.. belki de ayaklarımı vura vura avazım çıktığı kadar bağıra bağıra isyan etmem gereken şeyler olduğunu biliyor fakat gücümün yetmeyeceğinden korkuyorum..

kadınları, çocukları, hayvanları ve hatta çiçekleri koruma çemberime sığdıramamaktan korkuyorum..

halbuki yapmalıyım.. belki bu başı bozuk düzeni yakıp kül edemeyeceğim ama en azından o ateşe ben de odun atmalıyım.. bu düzen bir ucundan yanmaya başladıysa diğer ucunu da ben ateşe vermeliyim.. bazı şeylerin düzelmesi için yok olması gerekir.. bazı noktalar düzeltmenin mümkün olmadığı yerdedir.. yeniden inşa etmek gerekir.

tam adım atacağım yolum kesiliyor yüzyıllar öncesi bir hikayeyle.. sonra diyorum ki değişmemiş işte.. yıllar değişmiş.. kuşaklar değişmiş.. ülkeler.. yönetim şekilleri.. yönetenler.. tanrılar bile değişmiş de düzen değişmemiş.. lanet olsun.. çok yorulacağım yine.. boşa yorulacağım.. bu düzen için yorulurken çok şey kaçıracağım hayata dair.. lanet olsun.. ne bencilim.. ne dengesiz.. 

yapmalıyım.. nasıl yapılacağını bulmalıyım.. en azından sesimi çıkarmanın bir yolu olmalı.. bağırmayı öğrenmeliyim.. öğretmeliyim canı yanana bağırmayı.. çığlık atmak zorunda kalmadan bağırabilmeli insanlar haksızlığı, işkenceyi, savaşı...


20 Mart 2021 Cumartesi

adı olmamalı bazı şeylerin

 

öyle bir yerinden yakalayacağım ki bir gün hayatı..

bugüne dek ateşime atılan odunlara üzülecek 

sahte çevreci şeytani ruhlar...

öyle bir seveceğim.. ki ben güzel severim zaten aslen..

öyle bir sevileceğim ki bu defa gerçek olacak..

bugüne dek içinden sağlam çıktığım tüm yalanlara yıkılacak

sahte sadakat abideleri..

vazgeçmedim asla.. vazgeçmeyeceğim..

savaşçı ruhumdan değil bu direniş..

kendimi sevişimden her şeyden çok..

ben ki adalet diye koparıp atanım tüm beşeriyetimi..

elbette vereceğim kendime de hakkettiğimi..

19 Mart 2021 Cuma

kayıp

Yaz bugünü de bir kenara..
Seversin kayıplarını biriktirmeyi..
Yaz dostum.. yaz da bilensin kalemin..
Yazdıkça yıpranasın..
Kaybolmali artık kelimelerdeki sihrin..

Hadi yine saklan kağıtların arasına 
Seversin kaybolup gitmeyi..
Saklan dostum.. saklan da bulunmasin bu defa izin..
Saklandikca yok olasın..
Sen ki kaç şair ceketli çocuk incittin..

18 Mart 2021 Perşembe

zeze

 

Sarıkayaya çıkalım mı yeniden

Ya da karşı tepelere gidip piknik yapalım istersen..

Acımasız ve vahşi koyunlardan kaçıp kocaman çoban köpeklerine sığınalım..

Bahçesinde ceviz ağacı olan o eve gidelim dostlarımızla..

Hani şu tırmanmaktan korktuğun ve hatta inemeyip saatlerce altında beklettiğin ağaca tırmanalım

Çocukluğumuza dönelim mi zeze..

Bahar gelince özledim yine..

Düdüklüde çaylı kek yapmanın inceliklerini anlatsın bize baddili..

Ve biz boyumuzdan büyük organizasyonlar yapalım yeniden..

Bu sefer caminin halılarını değiştirmeyelim de

Köye kütüphane yapalım mesela..

Bahar geldi ya..

Bugün yeniden çocuk olalım mı zeze..

 

 

Güzel Olanı Koparırlar

 

 

 

            Ne çok abarttınız kadını.. yüzyıllardır ne çok abarttınız.. ne şiirler.. ne şarkılar.. ne methiyeler..

 

            Kirpiğinden serçe parmağına kadar sevdiniz sevmeyin.. kutsamayın.. tapmayın..

insanoğlu ilk güzel olana kıyar.. güzelleştirmeyin kadını... farklılaştırmayın.. güzelleştikçe koparılıyoruz işte.. yapmayın!

 

            Nasıl ki gül bahçesine girdiğinizde ilk farklı renkli güle gidiyor kirli elleriniz.. Hayvan severken bile nasıl ırkçı tercihler yapıyorsunuz.. kadın da öyle.. nerede farklı bir kadın görseniz hırpalıyorsunuz...

 

            güzel mi gülüyor bir bana gülsün ? Güzel mi dokunuyor bir bana dokunsun ?

İyi sevişiyor bir benimle sevişsin ? Aidiyet-sahiplenme denge bozukluğu yapıyor demek ki..

Sahiplenmek nedir yahu? Aciz olan sahiplenilir.. İnsan değil!

Peki ya aidiyet ? Hislerini, ruhunu, bedenini emanet etmek ait olmak değildir.. Adı üstünde emanet etmektir.. Güvendiğin ve emin olduğun sürece..

 

            kadının yüzünü güldürürsen evet o gülüş sana aittir.. ama sadece o gülüş.. Kadın değil.. tüm gülüşleri değil.. sadece sana gülmediği için öldüremezsin..

            Senin için değil çocuğu için özendiyse bir yemeğe o yemeği sevmediğin için dövemezsin..

Efendi-köle sistemi tutmamış işte.. Efendinin olduğu yerde adaletsizlik kölenin olduğu yerde isyan varmış hep.. Şiddet varmış ki vazgeçilmiş.. İnsan olmanın erdemi için harcanan emeklere yazık..

 

            Kirli zihinler.. iğrenç dürtüler.. rezil arzular.. Nefs var.. Bilmeyene söyleyim.. Nefs var.. Bunun için var..  Kendi canın bile sana ait değilken başka bir canın sana ait olduğunu düşünmek ne hadsizlik.. Nasıl hastalıklı bir zihnin tezahürü..

 

            Yorulduk.. Bencilliğin, ahmaklığın, egoizmin, narsizmin geldiği noktalardan yorulduk..

 

 

 

 

           

4 Mart 2021 Perşembe

yanmak..

 uçuşuyorduk..

baharı beklemeden çiçekleniyordu dallarımız

biliyorduk aslında..

hatta biliyoruz..

birlikte yanacağız..

birimiz şem.. diğerimiz pervane..

birimiz pervane.. diğerimiz şem..

birlikte yanacağız...

birbirimize karışıp tutuşacağız..

öyle hızlı.. işte öyle çok yanacağız..

öyle çabuk yok olacağız..

ilk defa üzülecek bir kelebek..

çünkü kendinden önce yok olanı görmemişti bugüne dek..

Gitmeyi Bilmeyene

  Gitmeyi bilmediğimizden hırpalanışlarımız.. Ya gitsek boğulsak.. ya kalsak kavrulsak.. Say ki gittin çocuk.. İzlerin kaldı.. onları n'...